EŞ TAKİBİ NEDİR?

Eş takibi, kişinin eşi yada partneri ile ilgili; aldatma şüphesi duyması, güven problemi hissetmesi, ilişki de yaşanan maddi ve manevi sorunlar yada hukuki meselelerde (boşanma davaları, velayet davaları, mal kaçırma vs.) kullanılmak üzere delil tespit etmek için yapılan araştırma faaliyetidir. Eş takibi çalışmaları, yasal çerçeveler ve etik kurallar gözetilerek yürütülmelidir. Son derece hassas bir konu olmakla birlikte ancak bazı durumlarda tarafımızca takip sağlanmaktadır. Özel dedektif tutmak yasal mı makalemiz için iletişimde kal!

EŞ TAKİBİ YASAL MIDIR?

Eş takibi yapılırken, kişilerin kendi lehlerine veya aleyhlerine delil toplama faaliyetlerinin yasadışı olduğu yönünde doğrudan bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak Eş Takibi yapılırken araştırma süreçlerinde gerçekleştirilen eylemler, hukuka aykırı bir şekilde icra edilirse, bu durum ilgili yasalar çerçevesinde suç olarak değerlendirilebilir. Bu nedenle, delil toplama işlemlerinin yasal sınırlar içinde kalması büyük önem taşımaktadır. Hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen bilgiler yada deliller, hem etik açıdan sorunlu hem de yasal açıdan sıkıntılı sonuçlar doğurabileceğinden, bu tür faaliyetlerde dikkatli olunmalıdır. Özellikle kişisel verilerin korunması ve özel hayatın gizliliği gibi konular, bu süreçlerde göz önünde bulundurulması gereken temel unsurlardır.

EŞ TAKİBİ YAPILIRKEN ELDE EDİLEN KANITLARIN GEÇERLİLİĞİ VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN TEMEL UNSURLAR

Eş Takibi Yapılırken Elde Edilen kanıtların geçerliliği, adaletin sağlanması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, kanıtların toplanma şekli, korunması ve değerlendirilmesi gibi unsurlar, hukukun temel ilkelerine uygun olarak ele alınmalıdır. Kanıtların geçerliliği için göz önünde bulundurulması gereken temel noktalar;

  • Kanıtların Elde Edilme Şekli

Kanıtların yasal yollarla ve gizlilik ilkesine uygun bir şekilde toplanması, hukuki süreçlerin sağlıklı işlemesi için esastır. Kanıtların yasadışı veya etik dışı yöntemlerle elde edilmesi, mahkemede kabul edilmemesine yol açabilir. Bu durum, hem mağdur olmanıza yol açar hem de davanın seyrini olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle, kanıt toplama süreçlerinde hukuki standartlara titizlikle uyulmalıdır.

  • Kanıtların Korunması

Elde edilen kanıtların güvenli bir şekilde saklanması, geçerlilikleri açısından hayati önem taşır. Kanıtların bozulmadan, kaybolmadan veya değiştirilmeden muhafaza edilmesi gerekmektedir. Bu aşamada, kanıtların belgelenmesi ve izlenebilirliğinin sağlanması, olası itirazlara karşı güçlü bir koruma mekanizması oluşturur. Ayrıca, kanıtların orjinalliğini koruması ve şüphe bırakmayacak şekilde açık olması mahkeme tarafından değerlendirildiğinde, güvenilirliklerini artıran önemli bir faktördür.

  • Kanıtların Değerlendirilmesi

Mahkeme, sunulan kanıtları değerlendirirken, bu kanıtların ne kadar inandırıcı olduğunu, diğer kanıtlarla nasıl bir bütünlük oluşturduğunu ve olayı açıklama yeteneğini dikkate alır. Kanıtların birbirleriyle olan ilişkisi, olayın bağlamını ve gerçekliğini anlamada büyük bir rol oynar. Bu aşamada, tarafların sunduğu delillerin kalitesi, davanın sonucunu belirleyen en önemli etkenlerden biridir.

Kanıtların geçerliliği, adil bir yargılama sürecinin temeli olarak kabul edilir. Yasal yollarla toplanmış, güvenli bir şekilde korunmuş ve dikkatlice değerlendirilmiş kanıtlar, mahkemelerin doğru kararlar vermesinde kritik bir rol oynar. Hukukun ilkelerine uygun hareket etmek, sadece bireylerin haklarını korumakla kalmaz, aynı zamanda toplumun adalet anlayışını da güçlendirir.